Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | yakından ilgili | bound s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | en son gelişmelerle veya modayla yakından ilgili kimse | hipster i. |
Genel | kraliyet ailesiyle ilgili haberleri yakından takip edenler | royal-watchers i. |
Genel | yakından ilgili olmak | be closely associated with f. |
Genel | yakından ilgili olmak | be closely connected with f. |
Genel | yakından ilgili olmak | be closely related to f. |
Genel | modayla yakından ilgili | fashion-conscious s. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | biriyle/bir şeyle yakından ilgili | wired into someone or something f. |
Phrases | ||
İfadeler | birbiriyle yakından ilgili/ilişkili olma | there is no daylight between (two things) expr. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | ile yakından ilgili | wired into s. |
Idioms | ||
Deyim | yakından ilgili olmak | be plugged in f. |
Deyim | (bir şeyle) yakından ilgili olmak | be plugged into (something) f. |
Linguistics | ||
Dilbilim | ndebele etnik grubuna ait, güney afrika'da konuşulan zulu ile yakından ilgili olan nguni dili | ndebele i. |